Semt-i yâre var azîzim gül-fürûşlar saklıdır
Ol habîbin pâk teninden buy-ı hûşlar saklıdır
…
Pır pır eyler tüm melekler her sokakta ber-devâm
Arş-ı âlâ ehli nûrânî sürûşlar saklıdır
…
Bir huzûr-ı sermedî hem pür-sadây-ı Ahmedî
Nağme-i feyzâverîden mest gûşlar saklıdır
…
Dağdağalar sarsa ruhun boğsa âsûdeliğin
Izdırâbın dindiren müşfik bakışlar saklıdır
…
Varlığında hapsolup kaldınsa var git bâbına
Yok olursun onda lâkin nev oluşlar saklıdır
…
Bû Bekir yüz bin salât eyler şefâatkânına
Yâre gelmek ister ammâ sarp yokuşlar saklıdır
.
.
.
Na’t-ı Rasûl